Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu, 15 Temmuz gazisi emekli Albay Güven Şağban‘ın darbe girişimi gecesinde yaşananlara ilişkin anılarını aktardı.
19 Şubat’ta akciğer yetmezliği nedeniyle hayatını kaybeden Şağban, “Yaşadıklarımın Çığlığı” adlı kitabında, 15 Temmuz gecesi 3 albayla birlikte Jandarma Genel Komutanlığı’na giderek darbecilerle çatıştıklarını belirterek, “Bütün bunlar saat 22.30 civarında olmuştu. Bu olay, yani dört albayın darbenin ana karargâhlarından birine sadece beylik tabancalarıyla, cüretkâr bir biçimde gitmeleri ve karargâhı geri almaya çalışmaları, Türkiye’de darbeci FETÖ’cülere karşı 15 Temmuz günü yapılmış olan ilk müdahaledir. O gece bu olaydan önce darbecilere karşı yapılmış hiçbir eylem ve müdahale yoktur. Diğer müdahale ve açıklamaların hepsi, 16 Temmuz günü yani gece yarısından sonra gerçekleşecektir. Bizim tarafımızdan yapılan bu müdahale sayesinde darbe girişiminin niteliği erkenden ve açıkça ortaya çıkmıştır” ifadelerini kullandı.
“O gece darbeye karşı direnen ve rehin alınan askerler, karargah teslim alındıktan sonra, uyarılara rağmen darbecilerle karıştırıldılar. Önce kapıda bekleyen siviller tarafından linç girişimine uğradılar, ardından polis tarafından dövüldüler” diyen Terkoğlu, “Gazi Güven Şağban’a ne oldu derseniz?” diye sorarak, şunları aktardı:
“Jandarma, 15 Temmuz sonrasında İçişleri Bakanlığı’na bağlandı. FETÖ’nün isimsiz ihbarlarıyla, zaman ayarlı atamalarla, hakkındaki kumpas soruşturmalarla tasfiye edilemeyen Gazi Güven Şağban, 2017 yılında tasfiye edildiğini notlarında anlatıyor. Tıpkı FETÖ’ye karşı yıllarca mücadele eden diğer Atatürkçü askerler gibi…
Şağban’ın 15 Temmuz notlarını okurla buluşturan ve kitabın önsözünü yazan Haluk Hepkon, şöyle demiş:
‘Kendisinin ve başından beri FETÖ’ye karşı çıkan subayların alelacele tasfiye edilmesini ise hiç unutmadı. Haksızlıklara karşı sessiz kalmak onun karakterindeki birinin yapabileceği bir şey değildi. Basına verdiği bir demeçte ‘FETÖ emekli edemedi ama Süleyman Soylu etti’ diyerek tepkisini göstermişti.”